Nedim ŞENER
TÜRK mitolojisine göre; Türklerin Ergenekon’dan çıkışına öncülük yapan Bozkurt, bu kez Türkiye A Milli Futbol Takımı’mızın Avusturya’yı 2-1 yendiği maç sonrası Almanya’da ortaya çıktı.
Ne zaman başı sıkışsa Türklere yol gösteren bir simge olan Bozkurt, yine görevini yaptı. Özellikle 15 Temmuz’dan bu yana daha açık hedef haline getirilen, son zamanlarda dozu iyice artan şekilde kriminalize edilmeye çalışılan Türk milliyetçiliğine yol gösterdi.
Merih Demiral ABD, Avrupa ve İsrail’in son zamanlarda gazeteci kılıklı yurtdışındaki besleme tetikçileri ve yurtiçindeki etki ajanları ile yaratmaya çalıştığı algı operasyonunu havaya kaldırdığı eliyle dağıtıp yeni bir uyanışa yol açtı.
Merih, sadece galibiyeti getiren golleri atmadı, emperyalist Batılı ülkelere, bölücü terör örgütü PKK ve dışarıda ve içerideki destekçilerine, vatan haini Fetullahçı Terör Örgütü’ne yani Türkiye düşmanlarına da Türk’ün mesajını taşıdı. Verilen tepkilerden anlıyoruz ki mesajı aldılar.
“NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE”
Maç sonrası galibiyeti kutlamak için Batılıların “Bozkurt” adını verdikleri, hatta bu isimle kitap yazılan, Mustafa Kemal Atatürk’ün “Ne Mutlu Türküm Diyene” sözü eşliğinde iki eliyle yaptığı Bozkurt işareti son zamanlarda “Türküm” diyemeyen, onun yerine “Türkiyeli” ya da “Türkiyeliyim” gibi ne olduğu anlaşılmayan tanımlar kullananların kalesine de attığı gol gibiydi.
Ne ilginçtir ki ülkesinde uyuşturucu ve insan kaçakçılığı yapan, haraç toplayan, terör örgütünün propagandasına izin veren, PKK’lıların barınmasına yasaklı olmasına rağmen sembollerine sessiz kalan Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser’ın maç sonrası “Aşırı sağcı Türklerin sembollerinin stadyumlarımızda yeri yoktur. Avrupa Futbol Şampiyonası’nın ırkçılık platformu olarak kullanılması kesinlikle kabul edilemez. UEFA’nın konuyu araştırıp yaptırımları değerlendirmesini bekliyoruz” açıklaması sonrası Merih Demiral hakkında soruşturma açıldı.
DIŞİŞLERİ’NDEN SORUŞTURMAYA TEPKİ
Türkiye Dışişleri Bakanlığı, UEFA’nın açtığı soruşturma için “Her Bozkurt işareti yapanın aşırı sağcı olarak nitelendirilemeyeceği vurgulanmışken ve ‘Bozkurt’ işareti Almanya’da yasaklı bir simge değilken, Demiral’a Alman makamları tarafından gösterilen tepkilerin bizatihi kendisinin yabancı düşmanlığı içerdiği değerlendirilmektedir. Bir spor müsabakasındaki sevinç kutlaması sırasında, tarihi ve kültürel bir sembolün hiç kimseyi hedef almayan biçimde kullanılmasına yönelik siyasi amaçlı tepkileri kınıyoruz” denilirken, Alman Büyükelçisi Bakanlığa çağrılarak tepki gösterildi.
TÜRKLERİN 2200 YILLIK SEMBOLÜ
Türk tarihçisi Prof. Dr. Ahmet Taşağıl’ın verdiği bilgiye göre, Türklerin Bozkurt’u sembol olarak kullanmasının geçmişi Milattan Önce 174 yılına, yani 2 bin 200 yıl öncesine kadar dayanıyor. Ama Milattan Sonra 552 yılında yani yaklaşık 1500 yıl önce Göktürkler, Bozkurt’u sadece bir sembol değil Ergenekon Destanı’ndan gelen bir bayrak olarak kullanıyorlar. Yani Batılıların yaratmak istediği algıdaki gibi bu bir siyasi değil tarihi ve milli bir simge. Batılıların da asıl korktuğu bu zaten; yani Bozkurt sembolü ile Türk milli bilincinin uyanması. Uğur Mumcu’nun sözleriyle:“Emperyalizmin en büyük korkusu, baruttan sonra en tehlikeli saydıkları milliyetçi uyanıştır…”
AVUSTURYA’DAKİ BOZKURT YASAĞI
Bu tartışma sırasında Bozkurt işaretinin Avusturya’da yasaklanmış olması hatırlatılıyor. Avusturya 2015’de yürürlüğe giren ve DEAŞ, El Kaide gibi terör örgütlerine yönelik propagandanın önlenmesini hedefleyen yasayı 2018 yılında genişleterek yeniden düzenlendi. 1 Mart 2019 yılında yürürlüğe giren Türklerin tarihi sembolü ve işareti Bozkurt da yasak listesine alındı. Listede Bozkurt işareti, DEAŞ ve PKK gibi terör örgütleri ile bir tutuldu.
Hatta PKK’nın sadece bir tane sözde bayrağını yasaklarken, Bozkurt’a üç logo ve bir el işareti olmak üzere dört sembole yasak getirdi. Yasa kapsamında DEAŞ terör örgütüne ait 13 bayrak, flama ve simge, Müslüman Kardeşler’e ait üç adet, Hamas’a ait iki bayrak ve sembol, Hizbullah’a ait iki bayrak ve sembol, PKK terör örgütünün sözde bayrağı, Hırvat ırkçı Ustaşa örgütünün iki bayrak ve sembolü yasaklandı.
“Bozkurtlar” adı verilen grubun yasaklanan sembolleri şöyle sıralanmış: Kaya üzerinde duran ve uluyan bir kurt, çevresinde hilal ve kırmızı arka plan; renkler ve kurdun baktığı yön değişebilir ancak gerçekçi bir kurt silueti ve hilal bulunur.
Yasa metninin ekinde yasaklanan Bozkurt el işareti de şöyle tarif edilmiş: El işareti (Bozkurt selamı) başparmak, orta yüzük parmağı ile birleştirilir. İşaret parmağı ile küçük parmak yukarı bakar.
BÜYÜKELÇİ CEYHUN: KONU HER GÖRÜŞMEDE GÜNDEMDE
Bu yasa çıkarken ve uygulamaya geçtiğinden beri Türkiye şiddetli tepki gösteriyor. Avusturya Büyükelçisi Ozan Ceyhun, Avusturya makamları ile yapılan ikili görüşmelerde gündemin bir maddesinin bu yasağın kaldırılması talebi olduğunu söyledi. Bir siyasi parti ya da bir örgütün değil Türklerin tarihi bir sembolü olan Bozkurt işaretine konulan yasağın kaldırılması için hâlâ çalışmalarını sürdürdüklerini de bildirdi.
Ancak şu bir gerçek, bugün bu yasağın kalkması olası görünmüyor.
Dahası Türkiye’nin güçlenmesi karşısında Türklüğe ve Türklerin milli ve dini sembollerine saldırı ve onları kriminalize etme çabaları artacak. İçimizdeki etki ajanları da onlara yardımcı olacak.
Bozkurtlar alışıktır, bir Türk atasözü der ki: “Arkasında 40 köpeği havlatmayan kurt, kurt sayılmaz.”
Nedim Şener, Hürriyet, 5 Temmuz 2024