
Sen Bir Yiğit Adamdın
SELÇUK DURUAKAN
amasya escortAhmet B.Karabacak
tokat escortÜlkücü gençliğin yeni yeni toparlandığı günlerde lider vasıflı bir genç herkesin dikkatini çekiyordu. Selçuk Duruakan, hem İstanbul Belediyesinde çalışıyor, hem de yaşıtlarına, olgunluğuyla öncülük yapıyordu. Güçlü, kuvvetli, sportmen yapılı, tekvandocu vasfıyla da arkadaşlarını himaye ediyordu. Bizim İstanbul Küçüksu’da kurduğumuz spor kampında bir ay süre ile arkadaşlarına spor çalışması yaptırdı, tekvando öğretti.
Şahsı için hiçbir talebi olmadan, eğilmeden, Türk Milliyetçiliği yolundan sapmadan mücadelenin hemen her yerinde yer aldı. Sıkça ya yayınevine, bazen bizim eve gelir, dertleşirdik. Emekli olduktan sonra daha çok temasımız oldu. Bazen yalnız, bazen çok sevdiği iki sevimli kızı ile bize gelirlerdi.
Bir belediye seçiminde, o zamanki MHP ilçe başkanı ile eve geldiler, benim Fatih bölgesinden başkan adayı olmamı istediler. Bunu, elbet Selçuk, ilçe yönetimine kabul ettirdiği belli idi. “Ben, dedim, belediye işinden ne anlarım? Başka birini bulalım “diye işin içinden, onları da kırmadan sıyrıldım. Bir süre sonra genel seçimlerde, gene İlçe Başkanı ile geldiler; bu kere milletvekili adayı olmamı istediler. “Seni hiç yormayacağız, bütün Fatih bölgesini afişlerle süsleyeceğiz” diye ısrar ettiler. Gene onları kırmadan, reddettim. Selçuk üzüldü, fakat hiç kırılmadı. Gene sık sık ya eve geldi, ya da telefonla aradı. O bir hatır adamı idi.
Son zamanlarda küçük kızı için bir sahil bölgesine gitmesi gerekti. Geldi, “ağabey, kızım için İstanbul’dan ayrılacağım, gene sizi en azından telefonla ararım” dedi, vedalaştık.
Bir süre önce yayınladığım “Üç Hilâlin Kahramanları” kitabımda şunları yazmışım:
“Soruyorlar; senin kahramanlık ölçün nedir? Elbet devlet ve tarih alanındaki ölçüleri bu kitap içinde bir kenara bırakıyorum. Onların tartışılması ayrı bir konu. Ben, içinde yaşadığım fikrî ve ideolojik olduğuna inandığım bir harekette tanıdığım, kendi ölçülerim içinde değerlendirdiğim kişileri yazıyorum… Benim kahramanım beraber yola çıktığı arkadaşlarını, başka yönlere saparak üzmemiştir. Benim kahramanım, siyasî veya maddî menfaat karşılığında kendini küçültmemiştir. Benim kahramanım, içinde bulunduğu harekete yanlış işler yaparak zarar vermemiştir…”
Bu satırları, diğer arkadaşları ile beraber sanki SEÇUK DURUAKAN için yazmışım. Vefatını öğrenince elbette çok üzüldüm. Ama onun vatanı için, dinimiz için mücadele ettiğine ben şâhidim. Mekânın cennet olsun sevgili yiğit kardeşim…