TURAN HAYALİM
Hasan Külünk
Çok güzel insanlar tanıdım hayatım boyunca, çok güzel insanları dinledim izledim. Çok güzel insanlardan ilham aldım bilgi ve tavsiyeler aldım onları örnek alıp aydınlattıkları yollarda yürümeğe çalıştım.
Fındıkoğlu’ndan Hacıeminoğlu’na, Erol Güngör’den Mehmet Eröz’e, Atsız hocadan üstad Necip Fazıl’a, Serdengeçti’den Türkeş’e, Gönenli Mehmet Efendi’den Üsküdarlı Ali Efendi’ ye, Arvasi Hocadan Necdet Sevinç’e, Mustafa Kafalı’dan Kabaklı’ya, Dündar Taşer’den Galip Erdem’e, Osman Turan’dan Nizamettin Nazif’e, Ahmet Karabacak’tan Ali Uğur’a, Mısıroğlu’ndan Turan Yazgan’a isimleri saymakla bitmeyecek nice muhteşem pınarlardan nice şerbetler içtik nice imbikten süzülmüş bilgiler, nasihatler, tavsiyeler dinledim. Aklımın erdiğince bunları birleştirip hayatımı tanzim, mesai ve hedeflerimi tayin eyledim. Öyle veya böyle bir ömrü tamamlayıp yetmişli yaşlara merdiven dayadım.
Hayatım boyunca hiç terane dinlemedim. Dinlediğim hiçbir şeyi terane deyip küçümsemedim, her ifadeden sebep sonuç ilişkisi çerçevesinde bir ders almaya çalıştım.
Geçmişe dönüp baktığımda, katıldığım mücadelenin ne kazandığını ölçmeğe, anlamaya çalıştığımda, gördüğüm manzara odur ki, yola çıktığımızda Dünya üstünde bir tane Türk devleti vardı, şimdi yedi tane Türk devleti var ve bunlar “Türk Devletleri Birliği” adıyla bir araya gelebiliyor, az da olsa ortak hamleler, çalışmalar yapabiliyorlar, hatta Macaristan dahi gönüllü olarak bu birliğe dahil olabiliyor. Balkanlar’dan Orta Asya’ya üçyüz milyonluk Türk dünyası, en azından geniş bir Münevver kitlesi İstanbul ağzı ile konuşabiliyor, anlaşabiliyor ve Türk Televizyonlarını izleyebiliyor. Bu sonuca SSCB’nin yıkılmasıyla ulaştık, SSCB’nin yıkılması ise geniş bir koalisyonun ortak çalışmaları ile gerçekleşti. Bu koalisyonun bileşenleri arasında ABD, Vatikan, Polonya, Afganistan başta olmak üzere birçok aktör yer almıştır. Her biri birbirinden farklı, bazen de birbirine çelişik beklentilerle girdiği bu mücadelede herkes bir fazla bir eksik beklediğini almıştır. Bizim payımıza düşen de beş Türk devletinin bağımsızlığı olmuştur.
Bu noktadan baktığımda yüce mevlama şükürler olsun ki onbeş yaşımdan itibaren kurduğum ve ömrümü adadığım Turan hayalim bir oranda gerçekleşmiş, en azından o yönde hayli mesafe katedildiğini görmüş oldum. Allah’a Hamdolsun.
Bu düşüncelerime gülümseyerek ve küçümseyerek kafa sallayan dost ve arkadaşlarımı görür gibiyim. Onlara sözüm odur ki daha fazlasını ürettiniz de benim gibi aksaçlı karabudunlar itiraz mı ettik.
Bu duygularla bütün dostlarımın Regaip Kandili’ni kutlar Türk ve islâm alemine hayırlar getirmesini temenni ederim.