YA DEVLET BAŞA! YA KUZGUN LEŞE
ERTUĞRUL SUBAŞI
Türk topraklarında Türk’ün varlığına ve bölünmez bütünlüğüne yapılan her türlü düşmanlık meşru sayılır olmuş. Yüce Türk Milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti Devlet’inin bölünmez bütünlüğüne kast eden caniler cirit atar oldu. Hem de nerede akademisyenliklerde, üst kadrolarda, amirliklerde, devlet kadrolarının hemen her yerinde. Bu nedir? Bu hem yeriz, hem satarız, hem ihanet ederiz, hem böleriz, hemde paşalar gibi zevk ve safa içerisinde hayat sürdürürüz demektir. Soldan gidenlerin sağı solu olmuyor işte. Soldan gidenlerin üst kısımlarında düşünme yeteneği olmadığı içim tamamen alt kısımlarda bir hakimiyet mevcut. Yolun solu teröre çıkıyor. Bu sağdan gidenlerin peki gidişatı belli mi? O da belirsiz. Bir bakarsın anayasa mahkemesi terörü meşru kılar. Bir bakarsın bunun adı özgürlük olur. Modernite ve insan hakları söylemleri ile bangır bangır bağırırken Türk Devleti düşmanlığını Bu devran böyle sürer sanıyorlar.
Yamyamların saltanatı, leş kargalarının keyfi alemi, çakallar sürüsünün zevki, Mezopotamya sıçanlarının hainliği meşru kılınamaz. Terörün iyisi veya kötüsü olamaz. Hainliğin mubahı ve meşrusu olamaz. Türk Devleti hain girişimlere merhamet göstermeden Devlet yumruğunu indirmeli her türlü haine. Anayasa mahkemesi demek anayasal düzenin ve hukukun şahı demektir. Her türlü hususta Türk Devletinin Ebet Müddet Ülküsü için atılan adımlar demektir. Verilen her taviz Devletimizin ve Milletimizin bölünmez bütünlüğüne karşı yapılan eylemlere destek demektir.
Bölücü faaliyetler meşru kılındı. 1944’de bu meşru kılınan hususa karşı gelen Türkçü ve Turan sevdalısı yiğitler tabutluğa atıldı. Kafeslerde işkence edildi. Nazi Almanya’sından getirilen işkence ampulleri ile zulüm edildi. Bu hal ve hareket meşru kılındı 1968 tarihin ilk ülkücü şehit Ruhi KILIÇKIRAN şehit oldu. Terörün her türlü eylemine sessiz kalındı ardından; Süleyman ÖZMEN, Yusuf İMAMOĞLU, Ertuğrul Dursun ÖNKUZU şehit edildi. O günkü sistem hainliğin meşru kılınması ve Devlet Millet bütünlüğüne karşı gelenler ile Liyakatsiz amirlerin sebebi ile oldu. Akabinde 1980 darbesi ile Soldan gidenlerin meydana getirdiği kaos ortamını 9 Ülkücü asılarak şehit edildi. Fişlemeler, işkenceler sürgünler ardı arkası kesilmeyen Ülkücü Düşmanlığı peyda oldu. Akabinde noldu peki? Devlet kademelerine kravatlı teröristler, siyasal İslamcılar, Siyasal Atatürkçüler, Siyasal Milliyetçiler doldu.
FETO terör örgütü ve APO terör örgütünün mensupları İttifak halinde çıktı Yüce Türk Milletinin karşısına. Yine aynı Demokrasi, Barış, Kardeşlik sözleri ile.
Ey yönetenler silsilesi! Ey amirler halkası! Ey idareciler nefes aldırmayın! Fırsat vermeyin! Devlet’in kudretli yumruğu her daim bu Hainlerin Suratına insin.
Milliyetçi Ülkücü Hareketin her kadrosu;Bu Allahsız, bu tipsiz Komünist artıkları, Bu Kandil sıçanları, Bu Pensilvanya Tapınakçıları ile her alanda mücadele etmektedir ve her türlü eylem ve aksiyona hazırdır.
Ey göbeği birlikte kesilen hainler. Ey Apo ve Mao’nun çocukları ve bunların süt analığını yapanlar. Bu ülke Terörist sevicilerinin, İllegal hayranlarının, Soldan Kandil’e gidenlerin. İPİN ucunu kaçıranların cirit atacağı yer değildir. Gazla çalışanların ve yanlarında gazı alınanların mekanı hiç değildir.
YA DEVLET BAŞA
YA KUZGUN LEŞE..!