
Hasan KORKMAZ
15 Temmuz’dan bugüne müthiş bir temizlik harekatı görüntüsü var. Resmi ve özel kuruluşlardan FETÖ ile ilişkili olduğu tespit edildiği söylenen kadrolar, kovuluyor ya da açığa alınıyor.
Ancak görüldüğü kadarıyla FETÖ B-C-D planlarını devreye almış. Sahte ihbarlar ya da yanlış tespitlerle kuru ile yaş beraber yanıyor, sapla saman karışıyor.
FETÖ ile ilgisi olmayan binlerce kişi yanlış uygulamalar yüzünden devlet düşmanı haline getiriliyor. FETÖ yapılan hukuksuzlukları kendi kazanç hanesine yazmak için hem içeride hem de dışarıda PR çalışması yapıyor. FETÖ’nün ipini elinde tutan Batı dünyası medya desteği vererek Türkiye’yi uluslararası câmiada yalnızlığa itiyor.
Türkiye haklı davasını son derece acemice anlatmaya çalışıyor ancak FETÖ elinde tuttuğu kadrolarla bu çabaları boşa çıkarmaya çalışıyor. Özellikle Dışişleri Bakanlığı bünyesinde henüz ayıklanmayan unsurlar el altından FETÖ’ye puan kazandıracak hamleler yapıyor. Dışişleri Bakanlığı’nda mason – sebataist – FETÖ ittifakı Erdoğan ile alay edercesine faaliyetlerine devam ediyor.
Türkiye’nin imajını bozmak ve aşırı dinci akımların destekçisi görüntüsü vermek için dış güçlerle etkileşim halinde olan bu gruplar AKP hükümeti ile neredeyse oyun oynuyorlar. FETÖ ile yıllarca koordinasyon içinde çalışan Dışişleri personeli AKP hükümetinin bir şekilde iktidardan düşmesi ihtimali göz önünde bulunduruyorlar.
Aslında konumuz 30 Ağustos resepsiyonları. Turkiye’nin yurt dışındaki misyonları bir kaç gün öncesine kadar bu yıl resepsiyon düzenlenip düzenlemeyeceği konusunda bilgilendirilmesi. Haliyle de davetiyeler hazırlanamadı. Ancak geçtiğimiz haftasonu resepsiyonların düzenleneceği bildirildi. 30 Ağustos’tan beş gün önce gelen bu talimatla hazırlıklar başladı.
Ancak bu yıl bir değişiklik var: Resepsiyonda alkol servisi yapılmayacak! Ramazan ayına rast gelen resepsiyonların dışında geleneksel olarak alkollü içki servisi yapılır. Dünya’da alkol servisi yapmayan 2-3 ülke vardır. Bunun dışındaki ülkeler resepsiyona gelecek diğer ülkelerin mensuplarına alkollü alkolsüz içki servisi ile birlikte ülkelerine özel tatları da ikram ederler.
Daha üç gün önce 11 şehit verdiğimiz günde güle oynaya köprü açılışı yapan ülkenin yurt dışında alkolsüz resepsiyon vermesinin normal olduğunu kimse iddia edemez. Bu olsa olsa Dışişleri Bakanlığı bünyesindeki kripto FETÖ mensuplarının Türkiye’nin aşırı dinci bir idarenin yönetimde olduğunu ve ılımlı kadroların tasfiye olduğunu iddiasını destekleyen bir imaj verme çalışmasıdır. FETÖ Erdoğan’a bir gol daha atmaktadır.
AKP FETÖ’nün yerine ikame etmek için kara cahil diğer cemaat mensuplarını yerleştirerek kendine yeni kadrolar kuruyor. Bu konuda da ne zaman aldandığını süreç içerisinde göreceğiz.
Alkollü içki verilmesini savunduğumuz şeklinde itirazlar gelebilir. Ancak milli havayolu şirketinde sınırsız içki servisi yapılan, devlet eli ile kumar-şans oyunları sektörü düzenlenen, kerhanelerin açık olup fuhuştan vergi alınan, faizli bankacılık ve tefecilik sisteminin olduğu bir ülkenin resepsiyonunda çoğu yabancı diplomat olan misafirlere alkollü içki ikramı yapılmaması ancak aymazlıktır ya da kasıt vardır. 31 Ağustos’ta dünya çapında binlerce diplomat Türkiye’deki bu radikal değişikliği merkezlerine bildireceklerdir.
Tanrı Türk’ü kara cahillerden korusun.