Halim HALLAÇ
Ülkücü hareketin aksiyoner olarak ortaya çıktığı andan itibaren sürekli saldırılara maruz kalmıştır.Bu saldırıların temelinde ülkücü hareketin mensuplarının Türk milliyetçiliği fikrine bağlılıkları yatar. Her türlü bölücülüğe karşı duruş ne şartlarda olursa olsun devlete bağlılık duygusu ülkücü hareketi bugünlere taşımıştır. Ülkücüler her şeyden önce milletin gönlünde iktidar olmayı sayısal iktidarın önünde tutmuşlardır. Ülkücü hareket kültürel yozlaşmanın karşısında ,öz kültürümüzün korunması ve yaşatılması noktasında çok önemli katkılar yapmıştır. Yabancı fikir akımlarının uzun soluklu ülkemizde hayat bulamamasının yine en büyük sebebi Ülkücü Harekettir.
Bugün Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temellerinin duruşmaya açıldığı bir dönemde yine Ülkücü Hareketin varlığına dünden bugün daha fazla ihtiyacımız vardır. Değişen ve dönüşen dünyada ülkücülüğün durması gereken noktanın çok önemli olduğu bir gerçektir. Türk Milliyetçiliği fikir sistemi içinde ortaya konulacak olan MEDENİYET PROJESİ çok kısa bir zamanda şekillendirilmeli ve Türk Milletin hizmetine ve emrine sunulmalıdır. Yeni medeniyet projesi Türk’ün manifestosu olmalı ve geçmişten geleceğe köprü olmalı buram buram Türklük kokmalı, İslam ahlak ve fazileti ile yoğrulmalı bedenlerde can bulup filizlenmelidir.
YENİ MEDENİYET PROJESİ’ni şekillendirirken yol haritası olarak Seyit Ahmet ARVASİ Hoca’nın buyurduğu gibi ‘’ Tarihine, kültürüne, bayrağına, devletine ve milletine yabancılaşmış nesiller ve kadrolar oluşturulmaya çalışırken, bizi biz yapan milli ve mukaddes değerlerimize alanen tecavüz edilmekteyken, devletin ve milletin bütünlüğüne yönelen eylemler pervasızlaşmışsa, bunları sadece sosyal değişmelerin doğal sonuçları olarak yorumlamanın adı sadece saflık olur. ’YENİ MEDENİYET PROJE’sinde her fert ‘’ Kendini Allah ve Resulü’nün davasına adamış, sırf Allah rızası için canını, malını ve mevkiini, din ve devleti, mülk ve milleti için fedaya hazır, şanlı, mukaddes, ay yıldızlı bayrağın gölgesinde dövüşen, nefsini düşünmeyen ve ülküsüne fani olmuş fertler yetiştirme zorunluluğunu ortaya koymaktadır. Yeni bir eğitim sistemi ile gençlik ve üniversite yeniden şekillendirilmelidir. Kendi milleti ile arasında uçurumlar olan bir nesil bu millete fayda değil zarar getirir.Bu acı tecrübeler ile dün ve bugünde sabittir. ‘’Türk devletini yıkmak ve Türk milletini parçalamak isteyen bölücüler yalnız Türklüğe değil, İslam’a da ihanet etmektedirler.’’Türk kelimesini ağzına almaktan dahi imtina edenlerin asıl amacı bu ülkenin her köşesine sinmiş, bu yüce milletin şah damarına kadar işlemiş, Türk Milliyetçiliği fikrini yok etmekten ibarettir. Yeni eğitim sistemi, YENİ MEDENİYET PROJE’sinde ki hedefi öncelikli olarak,’’Türk Milletinin hayatî meselesi, tamamen kendinden olan kendini çok seven milli tarihine, milli kültürüne gönülden bağlı ve bu değerlere yabancılaşmamış aydın ve milliyetçi kadrolardır. İşte milli eğitim Türk Milletine daima bunları vermelidir. Bugünkü eğitim sisteminin hedefi, Ülkücülüğün bünyesinde barındırdığı bu hasletlerin yüzde yüz Türk Milletinde cevap bulmasından dolayıdır ki direk siyasetin mengenesinde çiğnenerek ezilmek istenmektedir. Söylenen şudur; bu ülkedeki ülkücüleri yok etmeden teslim olmuş bir TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ bulmak imkansızlığı olduğudur.