Hasan KORKMAZ
hasankorkmazhasan@gmail.com
Meral Akşener adaylığını açıkladı. Bağbuğ’un ve Bahçeli’nin koltuğuna talip olan Akşener’i yakından tanımaya ihtiyaç var.
Akşener şimdi vatan toprakları dışında kalmış olan Drama muhaciri bir ailenin kızıdır. Baba tarafı İnönü’ye yakın CHP’li iken anne tarafı da Demokrat Parti-Adalet Partisi zihniyetindendir. Ülkücü olan ağabeyi 1980 öncesi Kocaeli MHP il başkanlığı yapmış olan Nihat Gürer sayesinde İstanbul’daki ülkücü camia ile tanışır. 2000 yılında Yenişafak gazetesine verdiği röportajda o günleri “üniversitede ülkücüydüm” diyerek anlatır. Devrimci olan eşi de Boğaziçi Üniversitesi mezunudur. Şiir okumayı çok seven Akşener’in şiirlerini okuduğu şairler yelpazesi de Necip Fazıl’dan Ahmet Arif’e çok geniştir.
Nihat Gürer ihtilalden sonra MHP’de siyaset yapmaz ve Aydınlar Ocağı camiasında kültürel faaliyetler içerisinde bulunur. Akşener Kocaeli Üniversitesi’nde ders verirken ağabeyinin teşviki ile Kocaeli’nde Sefa Sirmen’e karşı Doğru Yol Partisi’nden belediye başkan adayı olur. Kazanamaz ama DYP’nin oylarını artırmayı da başarır.
DYP’de siyasete devam eden Akşener, Tansu Çiller’in kurduğu Zübeyde Hanım Şehit Anaları Vakfı’nın başına getirilir. Aynı dönemde DYP Kadın Kolları Başkanı olur. 1995 seçimlerinde DYP’den milletvekili seçilir. Aynı seçimde Başbuğ Alparslan Türkeş’in başkanı olduğu MHP baraj altında kalarak meclise milletvekili gönderemez.
Akşener “Refahyol” koalisyon hükümetinde Mehmet Ağar’ın istifası sonrasında İçişleri bakanı olur. Bakanlığı döneminde Türkiye çalkantılı bir süreçten geçmektedir. Tarihi 28 Şubat MGK toplantısında koalisyon hükümetini savunma adına “askeri kanat” ile çok sert bir şekilde tartışması ile ön plana çıkar.
Ancak 16 Mayıs 1997’de İçişleri Bakanı Meral Akşener, Milli Güvenlik Kurulu’nun 28Şubat’ta alınan kararları doğrultusunda yayımladığı genelgenin uygulanmasına ilişkin sorunları görüşmek üzere İç Anadolu Bölgesi valilerini Emniyet Genel Müdürlüğü’nde toplar. Toplantının açılışında konuşan Akşener, valilerden illerdeki şeriatçı faaliyetleri önlemelerini isterken, “irticai” çalışmalarda bulunanların devlet kadrolarına sızmalarının önüne geçilmesi talimatını verir.
Refahyol’un yıkılmasından sonra da Çiller’i önce terk etmedi. Sonucunda DSP-MHP-ANAP koalisyonunun kurulduğu 18 Nisan 1999 seçimlerinde DYP’nin oy oranının yüzde 12ye düşmesi üzerine Çillerin çekilmesini isteyen çevrelere diklendi ve gazetecilere, ‘‘Oligarşi istiyor diye kelle vermeyiz’’ dedi. Ama bir süre sonra Çillerle yollarını ayırdı. Parti içi muhalefet cephesine geçerek, Çilleri devirmeye çalıştı. Hürriyet Gazetesindeki bir röportajında, ‘‘Çiller burjuva kızı’’ diyerek, eski lideriyle köprüleri attı.
Meral Akşener, 4 Temmuz 2001’de partisinden istifa ederek, Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni oluşumuna katıldı. Abdullah Gül ve Abdüllatif Şener’le basın toplantısı düzenleyen Akşener, ‘‘Erdoğan ailece görüştüğüm dostum. Herkesi kucaklayacağız’’ dedi. Ancak 3 Ağustos’ta kurulum çalışmaları süren AKP oluşumundan da basın toplantısı düzenleyerek ayrılır.
Akşener’in sonunda MHP’li olması 5 Kasım 2001’de gazetelerde şu haberle duyulur: “MECLİSE DYP’den giren ve AKPnin kuruluş çalışmalarında bir süre yer alan Bağımsız Kocaeli Milletvekili Meral Akşener, sonunda MHP’ye katıldı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de Akşener’in MHP’ye güç katacağını belirterek, “Gönül ve inanç birliğini sürekli taşıdığına inandığımız dava arkadaşımız, akademisyen ve politikacı, kıymetli şahsiyet Akşener’e bir kez daha aramıza hoş geldiniz diyorum” diyerek, tebrik etti. Bahçeli, Akşener’e rozetini bizzat verdi. Bahçeli’den sonra söz alan, Meral Akşener, milletvekillerine, “1944’den beri başlayan büyük yürüyüşün, o çileli meşakkatli yolun fedakar neferleri. Her birinizi saygı ile selamlıyorum” diye seslendi.”
MHP dönemini artık yakın tarih olduğu için biliyoruz. MHP’den İstanbul milletvekili seçilen Akşener Meclis Başkanvekilliği dahi yaparak MHP’nin önde gelen simaları arasına girmiştir. Haziran 2015 seçiminde yine İstanbul milletvekili olan Akşener sürpriz bir şekilde Kasım ayında tekrarlanan seçimlerde aday gösterilmemesi üzerine önce sessiz bir dönem geçirmiş, yaptığı zemin yoklamaları sonucunda da olağanüstü kurultay toplanması talebiyle MHP genel başkanlığına adaylığını açıklamıştır.
Siyaset dünyamızın bu renkli simasının MHP içerisindeki faaliyetlerini izlemeye devam edeceğiz.
Gözümüz açık, kulağımız dedikodulara kapalı olsun.