Özcan YENİÇERİ
Başbakan Davutoğlu, Van’da ‘Ak Parti giderse ya terör çeteleri ya da beyaz Toroslar buralarda dolaşır’ diye buyurmuş. Cumhurbaşkanının ‘dört yüz milletvekili verseydiniz işler bu hale gelmezdi’ anlamına gelen ve her anlama çekilecek türden sözlerine bir ilaveyi de böylece Başbakan Davutoğlu yapmıştır.
Davutoğlu’na göre kendileri bölgede “Beyaz Torosların egemenliğine son vermiş!” Davutoğlu bu sözleriyle kendilerinden önceki dönemde bölgede yaşanan faili meçhullere atıfta bulunuyor. ‘Bizim dönemimizde faili meçhuller bitti’ demeye getiriyor.
Beyaz Toros kavramıyla da Davutoğlu, bölgede faili meçhullerin faili olarak zamanın (özel harekatçı, Jitem vb.) güvenlik görevlilerini kast ediyor. Böylece ülkenin Başbakanı, Beyaz Toros’ları günah keçisi ilan ediyor ve bilgisiz/belgesiz/kanıtsız olarak bu suçu devlet görevlilerinin işlediğini kabul etmiş oluyor. Hâlbuki bölgede faili meçhullerin kahır ekseriyetinin failinin PKK olduğu cümle âlemce bilinmektedir.
Bu sözler devlet adamlığıyla bağdaşmayan, sorumsuz açıklamalardır. Kendisinden önceki dönemleri suçlayarak kendisini aklayan bir zihniyetle Türkiye karşı karşıyadır.
İşin daha da ilginç yanı sırf Davutoğlu’nun halka “kırk katır mı kırk satır mı?” dayatması içerisine girmiş olmasıdır. Davutoğlu, seçmene ölümü gösterip sıtmaya razı etmeğe çalışmaktadır.
Türkiye’deki sorunun ‘ya AK Toros ya AK Parti sorunu’ olmadığını Davutoğlu anlayamıyor. Vatandaş artık ne AK Toros’u ne de “muhalifleri için yaşasın zulüm” diyen AK Parti’yi istememektedir.
Bölgede yaşananları faili meçhullere, faili meçhulleri de Beyaz Toros’lara indirgemek yaşananları hafife almaktır. Kaldı ki Davutoğlu’nun dediği gibi Beyaz Torosların bölgeden çekilmesinden sonra da bölgede faile meçhule gitmiş yüzlerce kişi vardır. AKP döneminde öldürülüp direklere asılan korucular, Tatvan’da öldürülen Tello Uçak’lar, pazarda alışveriş ederken kurşunlanan askerler ya da evlerinde uyurken ensesinden vurulan polislerin failleri malum mudur?
Diğer yandan ülkede adaletin paralel adlı faili meçhulün kumpasına kurban gittiğini AKP’nin tepe isimleri söylüyor. Çözüm sürecini terör örgütünün istismar etmesinin sona erdirdiğini de aynı mahfiller seslendiriyor. Bölgede kamu düzeni ve güvenliğinin PKK tarafından sabote edildiği ise kimsenin meçhulü değildir.
Dahası AKP döneminde başta Türkiye’de Balyoz/Ümraniye davaları olmak üzere adeta adalet faili malumlara kurban gitmiştir. Bu davalar yüzünden intihar eden Albay Tatar, hapishanede can veren Kuddusi Okkır vb. faili malumlara kurban gitmiştir.
Hele hele ayakkabı kutularındaki dört buçuk milyon doların faiziyle birlikte faili maluma gitmiş olmasının hiçbir ahlakla ve inanç değeriyle izahı mümkün değildir.
AKP döneminde faili malum canlı bombalar beline bağladıklarıyla miting miting gezip kendilerini patlatıyorlar. Organize yolsuzluk şebekeleri ihale ihale dolaşıp milyarlarca doları kapatıyorlar. Sonuçta gitmiş beyaz Toroslar gelmiş canlı bombalar ve ak dolarlar.
AKP’nin on üç yıllık iktidarında bölgede kamu düzeni ve güvenliği bütünüyle faile meçhule gitmek üzeredir. Hemen her gün bir güneydoğu ilinin birkaç mahallesinde YDG-H’liler hendek kazmaktadır. Bazı mahallelere güvenlik güçleri girebilmek için valilik sokağa çıkma yasağı koymak zorunda kalmaktadır. Devletin yerine örgütün yargısını yapan, örgüt adına haraç toplayan faili malum odaklar bölgede alenen icrayı sanat etmektedir. Davutoğlu çıkmış Beyaz Toros’ların kendi dönemlerinde bölgede artık dolaşmadığından söz ediyor. PKK, bölgede 4×4 ciplerle dolaşıyor.
Devlette devamlılık esastır. Ülkeyi yönetenler ülkenin halinin, geleceğinin olduğu kadar geçmişinin de sahibidirler. Hükümetler benden sonra tufan mantığıyla hareket edemezler. Bir Başbakan da başında bulunduğu devleti zan altında bırakacak sözler edemez. Ancak burası Türkiye ve burada siyasi çıkar uğruna her şeyi meşru gören bir iktidar iş başındadır!