MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan Bahçeşehir Üniversitesi Hükümet ve Liderlik Okulu tarafından düzenlenen programa katıldı.
Geçen yıl da aynı programda konuşma yapan Türkkan, Üniversitenin bu yıl Bursa’da düzenlenen konferansında dikkat çekici mesajlar verdi.
CUMHURBAŞKANI HEM TÜRKİYE’Yİ HEM AKP’Yİ İDARE EDİYOR
Türkiye’de pek çok şeyin değiştiğini söyleyen Türkkan, en başta devletin en tepesindeki ismin değiştiğini, 12 Cumhurbaşkanı eskiten Cumhuriyetimizin sembol mekanı Çankaya Köşkü’nün Ankara’nın en yüksek tepesinde artık sadece kapıdaki askerleriyle öylece durduğunu ifade etti.
“Cumhurbaşkanlığı Makamı’nın bir ağırlığı olmalı, maalesef o ağırlık kalmadı. Sayın Cumhurbaşkanı AKP ile ilişiğini kesemedi. Hem Türkiye’yi hem Hükümet’i hem de AKP’yi idare ediyor.”
ERDOĞAN GEÇMİŞTE DİKTATÖRLÜĞÜ LANETLİYORDU KENDİSİ DİKTATÖR OLDU
Halkın iradesi çok önemli bir konu. İradeyi oylar belli ediyorsa Mübarek %72, Kaddafi %68 , Saddam %84 oy aldı. Diktatörlerin hepsi yüksek oy aldı. Erdoğan geçmişte diktatörlüğü lanetliyordu şimdi kendisi diktatör oldu.
TÜRKİYE ORTADOĞU BATAKLIĞINDA
Ortadoğu’da savaşın yıllardır hiç durmadığını vurgulayan Türkkan,AKP İktidarında Türkiyenin Ortadoğu bataklığına sürüklendiğini vurguladı.
“Türkiye AKP iktidarında Ortadoğu bataklığına sürüklenen bir siyaset izledi. Şu an Türkiye o bataklığın içinde.”
Türkiye’nin dış politikasına yönelik eleştirilerde bulunan Türkkan, bir de soru sordu:
Türkiye’nin dış politikasında bütün mesele Esad’a mı kilitlidir?
“3 ay dediniz 3 sene geçti hala yerinde duruyor. Ben önümüzdeki süreçte Ortadoğu bataklığında çok daha fazla enerji kaybedeceğimizi düşünüyorum.”
AKP’NİN EN İYİ BİLDİĞİ İKİ KONU: YOKSULLUK VE YOLSUZLUK
MHP’li Türkkan, Türkiye’nin iç ve dış siyasetiyle ilgili bir yelpaze çizdi. İktidar Partisi’ne birçok konuda eleştirilerde bulunan Türkkan, kendi bölgesi sanayi şehri Kocaeli’nde 147 fabrikanın kapandığının altını çizerek istihdamın çok azaldığını söyleyerek sözü Türkiye geneline getirdi.
“Hal böyleyken ekonominin çok iyi olduğunu söylemek insanın yüzüne baka baka yalan söylemektir. ”
Türkkan, ekonominin ne durumda olduğunu rakamlarla da anlattı: “Özel sektörün 2002’de 13.8 milyar dolar olan kısa vadeli dış borcu 2014 Eylül’de 111.4 milyar dolara çıktı. Türkiye yüklü bir borcu ödemek zorunda.”
“3 senede iki af getirdik. Niye? Çünkü ülke vergi toplayamıyor. Halk harcarken zorlanıyor. Zaten vergi yaratmakta da zorlanıyoruz. Üretim olmayınca vergi de toplanamıyor. ”
MHP’li vekil işsizlik vurgusu da yaptı:
“2014 Şubat’tan bu yana işsiz genç sayımız 255 bin artarak 743 bin’e çıkmış. 743 bin gencimiz iş arıyor.”
“ERMENEK’TE VEFAT EDEN İŞÇİNİN BABASI YIRTIK LASTİK AYAKKABI GİYİYORSA SEN 1.000 ODALI SARAY’DA OTURAMAZSIN”
Türkkan sözü Ak Saray’a getirdi:
“Türkiye kasaları unuttu. Şimdi gündemde Aksaray var. Ermenek’teki işçinin babasının lastik ayakkabısı yırtıksa sen orada oturamazsın. Bu ancak diktatöryal rejimlerde olur. Senin milletvekilin dışarıya vizeyle gidiyorsa bin odalı sarayda otursan ne olur oturmasan ne olur?”
SARAYIN BÜTÇESİ İŞSİZLİK FONUNDAN
Bu sarayın bütçesi tartışılır halde.Cumhurbaşkanlığı bütçesinde de yok. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bütçesinde “diğer kalemler” diye giderler vardır. 2,3 milyar TL diğer kalem gideri var bu bütçede. Bu kalem nerden çıktı, işsizlik fonundan. Bugüne kadar sadece %10’una bu para ödenmiş. Niye topladınız? Saray yaptırmak için. Daha önce de böyle harcamalar oldu.
Türkkan daha önce alınan deprem vergilerini hatırlattı:
Kocaeli’nde deprem vergileri alındı ancak depreme yönelik tek kuruş harcama yapılmadı. Biz orada yine ölümü bekliyoruz. Bakanlığa sorduk ne oldu deprem paraları dedik, yol yaptık dediler. O yollara bizim cesetlerimizi mi uzatacaksınız?
KIDEM TAZMİNATI FONU 250 ODALI REZİDANS İÇİN OLUŞTURULDU
Türkkan, Ak Saray’ın yanına yapılan 250 odalı rezidans için de harcanan paranın kaynağını söyledi:
Şimdi kıdem tazminatı getirmeye çalışıyorlar. Biz bunu devlette toplayalım dediler. Sonra ne olacak dedik anladık ki 250 odalı rezidansın ihtiyacı için kıdem tazminatı adı verilen bir fon oluşturuldu.
ÇÖZÜM SÜRECİ ADI VERİLEN BÖLÜNME SÜRECİ
MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, zamanında Sayın Öcalan dendiğinde Meclis’te itirazlar olduğunu, şimdi teröristbaşı ile Bakan ve MİT Müsteşarı düzeyinde görüşmeler yapılan noktaya gelindiğini söyledi:
” Şimdi kendisine 5 tane de sekreterya verilecek. 2015’te mi Meclis’e gelir yoksa 2019’da mı? Tartışma şimdi bu. Diğer gündem maddesi de dağdaki teröristi aşağı çağırıp sorgulamamak.
Türkkan, Kürtler’in çözüm süreci bahanesiyle kandırıldığını ifade etti:
“Açılım denen şey tamamen o bölgenin oyunu almak için yapılan bir kandırmacadır. En büyük problem kandırılmış Kürtler. Siz, size kardeş gözüyle bakan bu Türk Milleti’ni çok ararsınız.”
ABD BAŞKAN YRD. JOE BIDEN’IN TÜRKİYE ZİYARETİ
Bursa’daki konferansta Türkkan, öğrencilerden ve salondakilerden gelen soruları da yanıtladı. Türkkan’a ABD Başkan Yrd.Bıden’ın Türkiye ziyareti soruldu:
“IŞİD konusunda asker istemeye, tereddütleri gidermeye geldi. ÖSO Işid oldu. El Kaide de yok oldu. Neden? Çünkü hepsi emperyalistlerin maşası oldu. Işid o bölgeyi dizayn etmek üzere kurulan bir güçtür. Türkiye de Işid’e zaman zaman destek veriyor. Şimdi Türkiye Işid’e düşman oldu, terörist muamelesi yapıyor. ”
ALEVİLER TÜRKİYE’NİN ÖZ BE ÖZ TÜRKMEN EVLATLARIDIR
Hükümet’in Alevi açılımı hakkındaki düşünceleri de sorulan Türkkan’ın, Alevilerle ilgili söyledikleri salondan büyük alkış aldı.
Aleviler Türkiye’nin öz be öz Türkmen evlatlarıdır. Alevi açılımına değil, onları anlamaya ihitiyaç var. İnançlar üzerinden insanları yargılayamayız. Ayrıştırmayı bırakmak lazım.
TBMM’DE VEKİLLERİN CEP TELEFONLARINDAN VERİLER AKTARILDIĞI İDDİASI
MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, TBMM’de kulislere cep telefonları için şarj cihazları konulduğunu anlatarak esas niyetin ortaya çıktığını vurguladı:
“Bu durum Baas rejiminin Türkiye versiyonu… Bu şarj cihazlarını kullananlardan biriyim. Bir süre öncesine kadar Meclis’te büyük bir telefon şarj sorunu yaşanıyordu. Bu durumu daha dile getirme bile fırsatı olmadan bir de baktım ki Meclis’in her tarafı şarj cennetine döndü ve bu cihazlarla doldu. Demek ki keramet buymuş. Üstelik dikkatimi çeken enteresan bir durum da bu cihazları bir tek AKP’li vekilin bile kullandığını hiç görmemiş olmam…
Türkkan, bir de mesaj verdi: neyi aktarırlarsa aktaranlar, çaldıkları hiçbir veri, onların çaldıklarından ve yaptıklarından daha ayıp bir veri olamaz… Eğer bu yolla birilerinin mahremiyetine el uzatıyorlarsa, kendi mahremiyetlerinin de ortaya çıkmasına hazır olsunlar.”
ÖNCE ÜLKÜCÜ SONRA MAZLUMLARIN YANINDA DURAN İNSANIM
Gazetecileri cezaevinde ziyarete gittiği zaman kendsine Ergenekoncu, ayrıca gezi eylemlerine atıfta bulunarak Gezici de dendiğini söyleyen Türkkan, Gezici de Ergenekoncu da Cemaatçi de değilim. Önce ülkücü sonra mazlumların yanında duran insanım tanımlaması yaptı.