Büyükataman: “Öğretmenlerimizden profesörlerimize, müdürlerimizden rektörlerimize, yerel gazetelerimizden ulusal yayın yapan medya organlarımıza, dernek ve vakıflarımızdan siyasi partilerimize, belediye başkanlarımıza herkesi İsmail Gaspıralı’nın değerli fikirlerini, ülkücülüğünü, engel tanımazlığını, kadın hakları başta olmak üzere Türk ve İslam dünyasının aydınlanmasına emeklerini anlatmaya ve gençlerimize bu büyük insanı tanıtmaya davet ediyorum.”
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, “Büyük Türk mütefekkirlerinden İsmail Gaspıralı Bey’in vefatının 100. yıldönümüne” ilişkin yazılı bir Basın Açıklaması yaptı. “kara günlerde gerek kültürel gerekse siyasal sahalarda Türklerle birlikte tüm esir Rusya Müslümanlarının yolbaşçısı büyük mütefekkirİsmail Gaspıralı olmuştur.” diyen Büyükataman’ın Basın Açıklaması şu şekilde:
1552 yılında Kazan Hanlığı’nın düşmesiyle başlayanTürk yurtlarındaki Rus istilası, tarihler 1783’ü gösterdiğinde Anadolu Türklüğünü derinden sarsan Kırım’ın işgali ile Osmanlı Türklüğünü derinden sarsmış ve Rusların önünde durabilecek bir Türk gücü maalesef kalmamıştır.
1552’de başlayan Ruslaştırma ve Hristiyanlaştırmafaaliyetleriyle birlikte bu zorbalıkları kabul etmeyen onurlu insanların kaderi diğer Türk yurtlarına göç ya da işkencelerle ve oluşturulan suni açlıklarla ölüm olmuştur.
Ruslar, göç etmeyip vatanlarında kalan Türklere ve Türklerle kader birliği yapmış tüm Müslüman kimliklere saldırılar başlatmıştır. Bu saldırılar medeniyet sahasında da kendisini göstermiş ve Türk dünyası çağın çok ama çok gerilerinde bırakılmıştır.
Kadınların trene binmesinin dahi günah ilan edildiği, Müslümanların haklarını savunmak için herhangi bir girişimin olmadığı bu kara günlerde gerek kültürel gerekse siyasal sahalarda Türklerle birlikte tüm esir Rusya Müslümanlarının yolbaşçısı büyük mütefekkir İsmail Gaspıralı olmuştur.
Rusya’da yaşayan Müslümanların birlikte hareket etmedikçe ve Duma’da temsil edilmedikçe Ruslar tarafından ezileceğinin bilinciyle Rusya’yı karış karış gezmiş, Rus gazetelerinde makaleler yazmıştır. Yıllarca verdiği uğraşlar neticesinde nihayet Kırım’ın Rus işgaline uğrayışının 100. yıl dönümü olan 1883 tarihinde “Dilde, fikirde, işte birlik” üst başlığıyla “Tercüman” isimli gazetesinin yayınlanma iznini despot Çarlık rejiminden alabilmiştir. Böylece “Dersaadet’teki kayıkçının da Kaşgar’daki devecinin de” dilini anlayabileceğiİstanbul merkezli bir Türkçenin ve ortak çarpan Türklük kalbinin hayalini kurmuş ve ömrünü bu yola feda etmiştir.
Açtığı cedid okullarıyla yalnızca Kırım’ı değil tüm Türk dünyasını uyandıran; okullara modern manada dersler ve müfredat, sınıfa tahtayı ve oturacak sırayı getiren; Türk dünyasında kadınlar ve çocuklara özel ilk dergiyi yayınlayan; tüm bunları İslam’ı hak ettiği konuma yükseltmek için yaptığı hâlde her türlü iftiraya maruz kalan Türkçenin babası İsmail Gaspıralı’nın değerini çağdaşları bilmiş, Türk milleti o dönem kendisine ve fikirlerine sahip çıkmıştır.
Onun izinden giden Türkler kendi bölgelerinde mücadelelerine devam etmiştir. Kırım’da Çelebi Cihan önderliğindeki özgürlük sevdalıları “Ant Etkenmen” diyerek milletin yarasını sarmaya canları pahasına yemin etmiş ve bu yeminlerinde durmuştur.
Gaspıralı’nın mücadelesinin dünya milletlerine örnek oluşunu UNESCO, 2014 yılını büyük mütefekkirinölümünün 100. yılı münasebetiyle “İsmail Gaspıralı Yılı” olarak ilan ederek taçlandırmışken ülkemizde düzenlenen panel, açık oturum, bilimsel toplantı ve anma etkinliklerinin sayısının oldukça az olması ve düzenlenenlere de katılımın düşük olması bizleri derin üzüntülere sevk etmektedir.
Öğretmenlerimizden profesörlerimize, müdürlerimizden rektörlerimize, yerel gazetelerimizden ulusal yayın yapan medya organlarımıza, dernek ve vakıflarımızdan siyasi partilerimize, belediye başkanlarımıza herkesi İsmail Gaspıralı’nın değerli fikirlerini, ülkücülüğünü, engel tanımazlığını, kadın hakları başta olmak üzere Türk ve İslam dünyasının aydınlanmasına emeklerini anlatmaya ve gençlerimize bu büyük insanı tanıtmaya davet ediyorum.
Büyük Türk milliyetçisi, devlet, siyaset, fikir ve gönül adamı merhum İsmail Gaspıralı’ya vefatının 100. Yıldönümünde Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum. Ruhu şad, mekânı cennet olsun.