İnsanoğlunun eşya ile ilişkisi günümüzde çok değişmiştir. Ancak eşya konusundaki tutumlar kişisel alana da yansımış; dostluklar, sevgiler bile son kullanma tarihi mührüyle mühürlenmiştir. Kullanma tarihi geçen dostluklar düşmanlığa dönüştüğü gibi, düşmanlıklar da dostluğa dönüşebilmektedir. Sorgulanan tek gerçeklik vardır: O da son kullanma tarihidir.
İnsanoğlunun zamanla ilişkilerine bakıldığında; son sözcüğü bir işin, bir eylemin bitişini, sona erdiğini gösterirken son kullanma tarihi farklı bir anlam kazanarak kullanıma girmiştir. Son kullanma tarihi deyimi kullan-at sloganının yansımasıdır. Yeni evlenenler, çalışanlar, belli bir müddet sonra kullanılıp atılacak eşya derekesinde görülebilmektedir.
Alışveriş merkezlerine gidildiğinde “bakmak serbest, dokunmanın yasak” olduğu bir ortamda parası ve serveti olanlar için son kullanma tarihi önem taşımayabilir. Zenginler yeni kullanılacak her şeyi satın alabilecek gücü kendilerinde görürken, orta halliler son kullanma tarihine dikkat etmekte, yoksullar içinse bu tarihsel ve zamansal kısıtlama bir anlam ifade etmemektedir.
Yiyecek ve içeceklerin, beyaz eşyanın ve benzeri her türlü tüketim mallarının son kullanma tarihleri alıcılar için birer gösterge olarak anlaşılırken, muhtaç olanlar için bu tarihselleştirmeler anlam kaybına uğratılırlar. Son kullanma tarihi bir eskimeyi, bir yıpranmayı, bir devre dışı bırakılmayı, kullanılamaz hale gelmeyi, değerden düşmeyi ve benzeri pek çok anlam içerir. Bazı mekânlar, kiraya verilir. Kiraya verilen bu binaların son kullanım tarihleri sözleşmelerde veya kontratlarda yazılmak zorundadır. Emekli olmak da bir çeşit son kullanma tarihi olarak kabul edilebilir. Emekli olanlar da kullanımdan düşenler olarak yorumlanabilecektir.
Aşkların, sevgilerin, nefretlerin, düşmanlıkların son kullanma tarihleri yaşayanlara göre değişebilir. Ayrıca çağdan çağa, toplumdan topluma değişmeleri de kaçınılmazdır. İhtiyarlayan, moruklaşan insanların da son kullanım tarihleri herhalde dolmak üzeredir. Bazı görevlerde belli süre çalışma koşulu vardır. Bu koşullar son kullanım tarihiyle sınırlıdır. Son kullanım tarihi geçtiğinde “maaşına zam işine son” denilerek son kullanım tarihi kişinin kulağında bomba gibi patlar. Son kullanım tarihinden sonra yeniden çiçek açmak çok zorlaşır. İlk başa geri dönmek mümkün değildir.
Ağlayarak gözünü açan insanoğlu son kullanım tarihi dolduğunda başkalarını ağlatarak dünyaya veda eder. Ömrün son kullanım tarihini ise insanın kendi kaderi belirler. Allah’ın verdiği ömür ne uzar ne kısalır. Ancak son kullanım tarihini doktorların ihmaline bağlayarak doktorlara saldıranlar da görülebilmektedir. Doktorların son kullanım tarihleri dolan insanlar için yapacakları bir şey olmadığı halde suçlanmaları toplumumuzdaki değer değişiminin açık göstergelerinden biridir. Son kullanım tarihi dolmak ölüme, yok olmaya davettir.
Son kullanım tarihi yerine kullanım tarihinin başlangıcında olmak en güzelidir. Her işin başlangıcı zor olmakla beraber, onun bir zevki vardır. Sıradan olanlar için önemli olan son kullanma tarihi, sıra dışı olanlar için çok değişik bir anlam kazanır. Bazı gerçekliklerin son kullanma tarihleri yoktur: Ölümsüz AŞKLAR, ölümsüz DOSTLUKLAR, ölümsüz ESERLER, ölümsüz İRADE sahipleri bunlar arasındadır. Kötülüğün son kullanım tarihini kısaltıp iyiliğin son kullanım tarihini uzatmak en iyisidir. Mesela taş atana kaya yerine ekmek atmak.