MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu, Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması gerektiğini söyledi.
MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu, Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması gerektiğini söyledi. Konuya ilişkin bir kanun teklifi verdiğini belirten Halaçoğlu, Ayasofya’nın bir oldu bitti ile Atatürk’ün imzasının taklit edilerek kararname haline getirilip müzeye dönüştürüldüğünü, ancak bu kararnamenin hiçbir Resmi Gazete’de yer almadığını kaydetti.
Meclis’te basın toplantısı düzenleyen Halaçoğlu, 2013 tarihinde Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması için kanun teklifi verdiğini hatırlattı. Aradan 6 ay geçmesine rağmen hala komisyona sevk edilmediğini anlatan Halaçoğlu, 37. maddeye dayanarak doğrudan Meclis gündemine alınması konusunda bir dilekçeyle başvurduğunu ifade etti.
Konunun siyaseten cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kullanılabileceği, aday olacağı söylenen Başbakan’ın Ayasofya’da bir namaz kılarak ibadete açacağı yönünde bir konunun yer aldığını belirten Halaçoğlu, Bağımsız Burdur Milletvekili Hami Yıldırım tarafından da bir kanun teklifi verildiğini dile getirdi. Halaçoğlu, Ayasofya’nın bir oldu bitti ile Atatürk’ün imzasının taklit edilerek kararname haline getirildiğini, ancak bu kararnamenin hiçbir Resmi Gazete’de yer almadığını kaydetti.
Ayasofya’nın İstanbul’un fethinin sembolü olduğunu anlatan Halaçoğlu, “Siyasete alet edilen Ayasofya’nın bu şekilde polemiğe tabi tutularak, Batılıların ilgisini çekerek engellenmeye kalkışılmasını kabul etmek mümkün değil. Gerek iktidar partisinin tutumu ki bunun bir seçim arifesinde açılması, hatta ve hatta Heybeliada Rum Okuluyla eşdeğer tutularak, onun açılımıyla Ayasofya’nın açılımını eşdeğer tutması kabul edilemez. Çünkü bağımsız devletler ne karar alacaklarını veya kendi ülkelerinde neyi açıp kapatacaklarının kararını verebilmelidirler. Vermedikleri takdirde bağımsız olduklarını hiç kimse kabul etmez.” şeklinde konuştu.
Meclis’te görüşme yapılırsa Fatih Vakfiyesi’nin en son bölümünü okumayı düşündüğünü anlatan Halaçoğlu, Ayasofya ile ilgili çok detaylı araştırmalar yaptığını söyledi. Ayasofya’nın zaten cami olduğuna dikkat çeken Halaçoğlu, mabedin tekrar ibadete açılmasını istediğini belirtti.
Halaçoğlu, şöyle devam etti: “Ayasofya sadece ibadet için açılacak, sadece cami olarak ibadete açılacak bir yer değil; aynı zamanda İstanbul’un hakimiyetini simgeleyen önemli bir mabedimizdir. Ayasofya’nın bir Hrıstiyan dini merkezi gibi kabul edilmesini de kabul etmemiz mümkün değil. Çünkü bizim Balkanlar’daki birçok mabedimiz şu an kilise, hatta lokanta hatta taverna haline getirilmiştir. Yine birçok çok önemli paşalarımızın, akıncı beylerimizin türbeleri, bir takım eklemeler yapılarak kilise haline getirilmiştir. Dolayısıyla Batılıların da buna itiraz etme hakkı bu çerçevede yoktur. Türkiye Cumhuriyeti şayet bağımsız bir devlet ise kendi kararını kendisinin alması, o konuda Batı’nın şu veya bu şekilde bir yönlendirme yapması veya baskısının kabul edilmesi mümkün değildir. Eğer bundan dolayı Avrupa Birliği’ne Türkiye’yi almayacaklarsa almasınlar ki zaten almayacaklar, dolayısıyla bunu Başbakan’ın kendisi de ifade ediyor.”
“Ne iktidarın bunu bir seçim malzemesi olarak kullanmasını kabul ederiz ne de başka herhangi bir yerin bunu kendi çıkarlarıyla veya iktidarla olan mücadelesinde kullanılmasına taraf oluruz. Bunun her ikisi dışındayız.” diyen Halaçoğlu, Meclis’te bulunan bütün siyasi partilerin desteğiyle Ayasofya’nın açılması, şan ve şerefinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne ait olmasını diledi.