MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, “Okul sistemini kız erkek diye ayırmak ve cinsiyet açısından bakmak çok yanlış. Bundan sonuç nereye gelecek; Kadınlı erkekli Meclis, ikiye bölelim…” dedi.
Vural, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, üniversitelerde bölücü yapılanmanın, milliyetçi vatansever öğrencileri tehdidinin devam ettiğini söyledi.
Türk Dili Tarihi Topluluklarının, içinde “Türk” geçtiği için kapatıldığını savunan Vural, “Bu, karşıt görüşlü öğrencilerin çatısması değildir. Bayrağına, milletin değerlerini savunanlara sistematik baskı uygulanmaktadır. Satırla, taşla, ülkücüler, vatanseverler yaralanmaktadır. Dağdaki eşkıya neyse üniveritedekiler de onların uzantılarıdır. Üniversiteleri, hükümeti, rektörlükleri uyarıyoruz; Bu işin şakaya gelen yanı yoktur. Üniversitelerde kirli ve pis oyun oynanmaktadır” diye konuştu.
Çözüm süreci adı altında sanki hiçbir terör olayı olmuyor gibi yanlış bir kanaat oluşturulduğunu savunan Vural, PKK’nın, yakıp yıkmaya, devlet otoritesini ortadan kaldırmaya yönelik çalışmalarına devam ettiğini söyledi.
Vural, Van Erciş’ten İsmet Bahçe’nin, şehit olan oğlu İlhan Bahçe için kendisine verilen plaketi kendisine gönderdiğini belirterek, bu plaketi basın mensuplarına gösterdi.
İsmet Bahçe’nin, oğlunun isminin hastaneye verileceğinin söylenmesi ve bundan vazgeçilmesine yönelik sitemini de içeren mektubunun da bulunduğunu ifade eden Vural, şehidin özürlü olan kardeşine iş imkanının da sağlanmadığını kaydetti.
Dershane eksenindeki tartışmaların, AKP’nin kendi içindeki miletvekillerinin itirazlarının, yaşananların “sadece iç hesaplaşma olmadığını ortaya koyduğunu” öne süren Vural, “Yaşananlar, kendini eleştiren herkesi karşı taraf gören, düşman ilan eden Başbakan’ın yönetim anlayışına, otoriter tavrına tepkidir, isyandır” dedi.
AKP’nin tavanı ile tabanı arasındaki rabıtanın koptuğunu, AKP yönetiminin de bu kopuşun üstünü örtmek için disiplin adı altında mekanizmaları uyguladığını, bakanlara baskı yaptığını, yayın organlarını tehdit ettiğini öne süren Vural, şunları söyledi:
“Bir yanda PKK sürecine karşı çıktığı için milletvekillerinin tehdit edilmesine, öte yandan AKP militanlarının Twitter’da kendi bakanlarına ‘Başbakan konuşuyor, gündemin üstüne gündem bindirme’ diye ayar vermesini, tehdit etmesini millet içine sindirememektedir. AKP, Twitter militan ordusu kurarak devletin bakanlıklarına, devletin memurlarına hangi twitleri atacağı konusunda talimatlar göndermesinin ne anlama geldiğini bu millet biliyor. Bu, tek adam anlayışı, despot anlayıştır. Başbakan ‘ben karar verdim geriye dönüş yok’ diyor, aynen Esad gibi. Başbakanla Esad aynı zihniyettte ilerlemektedir.
Sayın Başbakan, dershane kapatma gerekçeleri ileri sürerken dershane parasını ödeyemeyen anne ve babaların intihar ettiğini söylüyor. Başbakan’ın kredi kartı borcunu ödeyemeyen ve bu yüzden intihar eden vatandaşlardan herhalde haberi yok. Bu bankaları da kapatmak gerekmiyor mu ey sayın Başbakan? Dün Başbakanlığın önünde yaşanan olay da kredi kartı borucunu ödeyemeyen vatandaşın dramı değil miydi? Başbakan ‘bağlantıları araştırılıyor’ diyor. Adamın tek bağlantısı ve bağımlısı bankalar. Sorun, senin ekonomik politikan. AKP’nin içinde derin bir sorgulama başlamıştır. AKP’ye oy veren insanlar, KCK yapılanmasına, birleşik Kürdistan’a doğru gidilmesinden rahatsızdır, antidemokratik davranışlardan dolayı rahatsızdır.”
Yeni anayasa sürecini AKP’nin baltalamaması gerektiğini belirten Vural, “AKP masadan kakmasın. Bunun için mazeret aramasın. Demokraside sabır göstermek ve mücadele önemlidir” dedi.
AKP’ye çağrıda bulunan Vural, “Gelin uzlaşma komisyonundan kaçmayın. Uzlaşma komisyonundan uzlaşılan maddelerin ne yapılacağına komisyon kendisi karar verebilir. Biz, Türkiye’nin anayasasını yapma konusunda diyaloğa devam etmeye hazırız” diye konuştu.
“PKK ile masa kuranlar, müzakereye devam edenler, neden TBMM’de anayasayı tartışmaktan kaçıyor. Oraya silah zoruyla, talimatla oturduğunuz için mi?” ifadesini kullanan Vural, “Bu, AKP’nin gizli bir gündem, oldu bitti peşinde olduğuna ilişkin kanati güçlendirmektedir. Başbakanın niyeti madde çıkartmak. Mesele madde çıkartmak mıdır, mesele gerçekten Türkiye’nin ihtiyacı olan anayasayı yapmak mıdır? Başbakan’ın bu konudaki açıklamaları taktik arayışıdır” dedi.
Karma eğitimle ilgili açıklamaların anımsatılması üzerine Vural, “Eğitim kamusaldır. O zaman isteyen istediği eğitimi versin” diye konuştu.
Okul sistemini bu şekilde ayırmanın ve cinsiyet açısından bakmanın çok yanlış olduğunu ifade eden Vural, “Bundan sonuç nereye gelecek? Kadınlı erkekli Meclis, ikiye bölelim… Bu mantık, mantık değil” dedi. Vural, şunları söyledi:
“Bu zihniyet kadını ve erkeği birey olarak görmeyen, ayıran ve hep cinsiyet ekseninden bakan ve bu konuda ayırmayı yöntem olarak gören bir zihniyet. Bir taraftan etnik bölünme, cinsiyet bölünmesi, mezhep bölünmesi… AKP’nin bölücülük zihniyeti her alana sirayet etmiş.
Bu tartışma, aynen kız öğrencilerin kaldığı yerleri sanki başka mahaller gibi gösterme anlayışının yansımasıdır. Kız erkek ayıracaksın da kız çocuklarını erkeklerle birlikte gönderenlere ne ad takacaksın o zaman? Çocuklarımız aynı sınıfta okuyor diye siz ne olarak bakıyorsunuz, hangi gözle bakıyorsunuz? Bu yaklaşım, kadını ekonomik, sosyal kalkınmada tecrit etme yaklaşımı, cahiliye döneminde kızların gömülmesi anlayışıyla paralel bir yaklaşımdır.”
Vural, 1 Kasım’da yapılan ortaöğretime yönelik bir deneme sınavında, Bitlis’e, bu ay sonu yapılacak gerçek sınavın sorularının gittiği ve bir milyon 250 bin kitapçığın bu nedenle imha edildiğine ilişkin iddiaların bulunduğunu ve bu konuyu soru önergesi olarak gündeme getireceğini söyledi.
Meclis Haber