
BİZ 19 MAYIS’TA DOĞAMADIK!..
Bugün bu milletin 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Atatürk’le arkadaşlarının önderliğinde yeniden dirilişinin yıldönümü…
19 Mayıs bir dirilişin ve yeniden bağımsızlığı kazanışın yıldönümü…
Ancak 19 Mayıs “bir milletin doğum” tarihi değil…
Eğer 19 Mayıs’ı “bir doğum”un bayramı olarak kutlarsak, 19 Mayıs 1919’a kadarki varlığımızı ve hayatiyetimizi inkar ederiz…
Ben kendimi yani Türkiye Cumhuriyeti’ni inkar edemeyeceğim gibi, dedemi yani Osmanlı’yı da inkar edemeyeceğim…
Ben doğduğum İstanbul’u, yaşadığım Boğaz’ı, genlerime işleyen çağdaş yaşam tarzını inkar edemeyeceğim gibi, dedemin memleketi Kerkük’ü, Sarıkamış’ta donarak kaybettiği ayak parmaklarını, benim hayatiyetimin geçmiş duraklarını da inkar etmeyeceğim…
Her kim ki bana, “Batılı olmak için dedemi ve onun hayatını önemsememi” söylüyor, onu kaale almayacağım…
Keza her kim ki, bana Ortadoğu’dan ibaret bir kültür ve coğrafyadan ibaret olduğumu söyleyecek, ona da rağbet etmeyeceğim…
Milletimin yeniden dirilişini sağlayan Selanikli “dev”i unutmayacağım…
Osmanlı padişahlarının öz annelerinin, hep suyun öteki tarafından olduğu gerçeğini zinhar aklımdan çıkarmayacağım…
Balkanları kaybettiğinde Osmanlı, çok sevdiğim kulübümün kırmızı olan renginden imtina ederek “siyah”la bütünleştiğini aklıma yazacağım…
Genlerimde Ortadoğululuk kadar varolan Avrupalılığı, başka devlet öyle istedi diye genlerimden ve hafızamdan silmeye çalışmayacağım…
Kendimi başkalarının beni görmek istediği biçimlerde ve şekillerde değil, kendi olduğum şekillerde yaşayacağım…
Batılı ve doğulu ikili gen yapım, iki coğrafyada yaşayan bir milletin ferdi olduğum, ne Avrupalılıktan ne de Ortadoğu’daki köklerimden vazgeçmeyeceğim gerçeğini teyid edeceğim…
Ben kişisel hayatımda “geçmişimle yüzleşmeyi, hesaplaşmayı, barışmayı ve kendi gerçeğine vakıf olmayı uğraş edinmiş bir ademim…”
Kendi hayatım için verdiğim uğraşı, “kendi yaşadığım toplum için de” vereceğim tabii olarak…
Elbette bu toplum “geçmişiyle yani Osmanlı’yla ve Cumhuriyet’le yüzleşecek… Hesaplaşacak… Barışacak… Kendi gerçekliğine vakıf olacak…”
19 Mayıs bende bu duyguları uyandırıyor bugün…
Reha MUHTAR / VATAN